Başhekim Ne Oluyor ?

Umut

New member
Başhekim Ne Oluyor? – Bir Hikâye, Bir Sorgu, Bir Kalp Meselesi

Selam forumdaşlar,

Bugün size sıradan bir hikâye anlatmayacağım. Bu, bir hastanenin soğuk duvarları arasında geçen ama aslında hepimizin içindeki sıcak, karmaşık insan duygularını anlatan bir hikâye. “Başhekim Ne Oluyor?” derken sadece bir unvanın, bir pozisyonun değil; aynı zamanda bir insanın iç dünyasının nasıl çatıştığını da konuşacağız. Belki de hepimizin içinde biraz “başhekim” vardır, kim bilir…

I. Bölüm: Beyaz Duvarların Ardında

Hastanenin koridorları, antiseptik kokusuna karışmış yorgun nefeslerle doluydu. Gecenin bir yarısı, cerrahi servis sessiz ama gergindi. Başhekim Dr. Murat, uzun yılların ağırlığını omuzlarında taşıyan bir adamdı. Her kararında mantık, her bakışında mesafe vardı. “İnsana değil, sisteme güvenmelisin,” derdi hep. Çünkü insan duygusaldı, hata yapardı. Sistem yapmazdı.

Ama o gece farklıydı.

Yoğun bakım kapısının önünde, hemşire Elif bekliyordu. Gözlerinde uykusuzluk değil, endişe vardı. Sadece bir hastayı değil, belki de bir hayatın gidişatını kurtarmaya çalışıyordu. Murat geldiğinde sesini titrek ama kararlı bir tonda yükseltti:

— Hocam, bu hastayı protokol dışında ameliyata almalıyız. Beklersek sabaha çıkamayacak.

Murat’ın yüzündeki ifade sertleşti.

— Elif, sen de biliyorsun, bu karar kurulu aşar. Gereken izin alınmadan adım atamayız.

Elif gözlerini yere indirmedi.

— Biliyorum hocam, ama bu bir insan. Kâğıt değil, imza değil… Kalp atışı!

O an, sessizlik her şeyi yuttu.

II. Bölüm: Mantık ve Kalp Arasında

Murat odaya döndüğünde, masasında üst üste birikmiş dosyalara baktı. Her biri bir hayat hikayesiydi ama artık sadece belgelerden ibaretti. “Kural dışına çıkmak” onun sözlüğünde yoktu. Yıllar önce bir hata yapmış, o hatanın acısı kariyerine damga vurmuştu.

Ama Elif’in o bakışı… İnsan, bir bakıştan nasıl bu kadar etkilenirdi?

Telefonuna gelen bildirimle irkildi.

“Hasta tansiyon düşüşünde, nabız zayıf.”

Bir an durdu. Stratejik zekâsı “bekle” diyordu, vicdanı “git.”

Ve o an, kalbini dinledi.

III. Bölüm: Ameliyathanede Zaman Durur

Elif ameliyathanede maskesini takarken başını kaldırdı. Karşısında Murat’ı görünce nefesi kesildi.

— Siz… onay mı verdiniz?

Murat sadece başını salladı.

— Sözde değil, eylemde hekimlik yapmanın zamanı.

Ameliyat başladı. Zaman, nabızla yarışıyordu. Ter damlaları maskelerin altına süzülürken, odada yalnızca monitör sesleri yankılandı.

Saatler sonra Murat, eldivenlerini çıkardı ve bir anlığına başını duvara yasladı. “İşte,” dedi içinden, “insan bu yüzden yaşar. Çünkü bazen kural değil, kalp kurtarır.”

IV. Bölüm: Sonrası – Sessizlik ve Gerçekler

Sabah olduğunda, hastane güneş ışığıyla aydınlandı. Elif, kahvesini eline almış, yoğun bakım camından içeriyi izliyordu. Hasta stabil görünüyordu.

Murat yanına geldi.

— Yaşayacak mı?

Elif gülümsedi.

— Şimdilik evet. Kalbi güçlü biriymiş.

Murat iç çekti.

— Kural ihlali raporlanacak. Biliyorum. Ama bazen bedel ödemek gerekir, değil mi?

Elif gözlerini onunkine dikti.

— Evet hocam, bazen bedel ödemek bile bir onurdur.

O an, ikisi de sustu. Çünkü sözlerin ötesinde bir şey olmuştu: biri aklıyla, diğeri kalbiyle karar vermişti — ama sonuçta ikisi de insan kalmıştı.

V. Bölüm: Başhekim Ne Oluyor?

Olay duyulunca kulisler kaynadı. “Başhekim ne oluyor?” diye fısıldadı herkes.

Bir kısmı “nihayet insan tarafını gösterdi” dedi, bir kısmı “disiplin elden gidiyor.”

Ama kimse onun o gece yaşadığı içsel fırtınayı bilemezdi.

Elif içinse bu olay, sadece bir kurtarılmış hayat değil; bir inançtı. İnsana, duygulara, kararlılığa olan inanç.

Ve belki de ilk kez, Murat o duygunun gücüne saygı duydu.

VI. Bölüm: Kadın ve Erkek, Akıl ve Kalp

Bu hikâye, yalnızca bir hastane olayı değil.

Bir kadının empatiyle, bir erkeğin stratejiyle, iki farklı dünyanın aynı noktada kesişmesinin hikayesi.

Erkek, çözüm odaklıydı. Kadın, duygusal zekâsıyla yön buldu. Ama sonunda, ikisi de aynı şeyi yaptı: “insan kalmayı” seçtiler.

Ve belki de bu yüzden hepimiz biraz Murat’ız, biraz Elif.

Bazen hesap kitap yaparken kalbimizi susturuyoruz, bazen duygularımıza teslim olup mantığı görmezden geliyoruz. Ama hayat, bu iki tarafın dengesinde anlam kazanıyor.

VII. Bölüm: Forumdaşlara Söz

İşte size hikâyem dostlar.

Belki siz de bir gün “Başhekim Ne Oluyor?” dedirten bir karar alırsınız.

Belki o an, birinin hayatını değiştirirsiniz.

Peki siz olsaydınız ne yapardınız?

Kuralı mı izlerdiniz, kalbinizi mi?

Birini kurtarmak için sistemin dışına çıkabilir miydiniz?

Yorumlarınızı merak ediyorum…

Belki de bu hikâyenin devamını birlikte yazabiliriz. Çünkü hayat, bazen en güzel hikâyeleri kalabalık kalplerle yazar.